27 Aralık 2007 Perşembe



Ahmediye Gölü’nde bulunan, 30-40 cm kalınlığında 105 metrekare büyüklüğündeki yüzen adanın dünyadaki benzerlerinin en büyüğü olduğu açıklandı.

Erzincan ile Gümüşhane’nin Kelkit İlçesi sınırındaki Ahmediye Gölü’nde, Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Özdemir ile coğrafyacı Pınar Taşkıran dünyanın en büyük yüzen adasını buldu. Ahmediye Gölü olarak bilinen göldeki yüzen adaya da Ahmediye adı verildi.

Boyu 48, eni 5 metre

Yüzen adayla ilgili hazırlanan makale uluslararası bir bilim dergisinde yayınlandı. Gölde yüzer halde bulunan kütlenin boyunun 48, eninin 1.5 ile 5 metre arasında değiştiği, yüzölçümünün ise 105 metrekare olduğu belirtildi. Yrd. Doç. Dr. Özdemir, "Ahmediye dünyadaki yüzen adaların en büyüğü" dedi. 30-40 cm kalınlığındaki adada, hasırotu, dağ arpası, tükrükotu, düğün çiçeği var.




Erzincan ile Gümüşhane’nin Kelkit İlçesi sınırındaki Ahmediye Gölü'ndeki 105 metrekarelik adanın yüzen ada olduğu anlaşıldı.
Atatürk Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Yrd.Doç.Dr. Mustafa Özdemir ile coğrafyacı Pınar Taşkıran’ın bulduğu yüzen adanın dünyadaki yüzen adaların en büyüğü olduğu belirtildi.
Erzincan ve Kelkit yöresinde geçen haziran ve temmuz aylarında coğrafi çalışmalar yapan Yrd. Doç. Dr. Mustafa Özdemir ile coğrafyacı Pınar Taşkıran, Erzincan'a bağlı Ahmetli Köyü'nün güneydoğusunda, adına kayıtlarda rastlamadıkları bir gölle karşılaştı. Yöre halkının Ahmediye Gölü olarak isimlendirdiği göldeki adanın yüzen ada olduğunu belirledi. Yüzenadaya, ‘Ahmediye’ adı verildi ve hazırlanan makale uluslararası bir bilim dergisinde yayınlandı.

Gölde yüzer halde tek bir kütle bulunduğunu, boyunun 48, eninin 1.5 ile 5 metre arasında değiştiğini, yüzülçümünün 105 metrekare olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Özdemir, “Yörede çalışma yaparken doğal bir göl ve yüzenada ile karşılaştık. Ahmediye, şu ana kadar sadece Türkiye’nin değil dünyadaki yüzenadaların en büyüğü. Yüzenada olduğunu yakınındaki Ahmetli köylüleri bile bilmiyordu. Oysa Avrupa’da bir metrekarelik yüzenada bile hemen koruma altına alınıyor. Yüzenadalara gözümüz gibi bakmamız gerekir” dedi.

Yüzenadanın zengin flora ve faunasıyla bulunduğu ortamdan belirgin bir şekilde ayrıldığına dikkati çeken Yrd. Doç. Dr. Özdemir, ülke genelinde kayıtlara geçen yüzenada bulunan il sayısı 8 olduğunu hatırlattı. Erzincan- Kelkit Karayolu'nun 34’üncü kilometresinde, eski adı Ahmediye olan Ahmetli Köyü yakınındaki 3 bin metrekarelik alanı kaplayan göl üzerindeki 9’uncu yüzenadayla ilgili tüm tesbitleri yaptıklarını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Özdemir, şunları söyledi:

“Ahmediye Gölü, deniz seviyesinden bin 900 metre yükseklikte, tarihi bilinmeyen bir heyelan sırasında meydana gelmiştir. Gölün çevresi 245, derinliği 3 ile 8 metre arasında değişmektedir. Göl içerisinde yüzer halde bulunan adanın oluşumunu incelediğimizde, tamamen bitkisel kökenli organik artıkların uygun şartlarda birikmesiyle oluştuğunu görürüz. Ahmediye Gölü kenarlarında hasırotu, dağ arpası, saz, kamış, tükrükotu, düğün çiçeği var. Göl içerisinde yüzer halde tek bir kütle bulunmaktadır. Yüzenadanın boyu 48, eni 1,5 ile 5 metre arasında değişmektedir. Kalınlığı 30 ile 60 santimetre arasındadır. Yüzenadanın yüzülçömü yaklaşık 105 metrekaredir. Bu boyutları ile Ahmediye, ülkemizde hatta dünyada bilinen yüzenadalar içerisinde en büyüğü olarak dikkat çekmektedir. Boyutlarının çok büyük olması, adanın göl içinde bütün halde hareketinin güçleşmesine yol açmaktadır. Bu nedenle adanın yakın zamanda ikiye bölünmesi gibi bir durumla karşılaşması olası görünmektedir. Bu nedenle Ahmediye Yüzenadası mutlaka koruma altına alınmalı, çevre düzenlemesi yapılmalıdır. Ahmediye yüzenadası, Erzincan’a çok yakın olması nedeniyle turizm açısından kısa sürede önem kazanacaktır.


alıntı

0 yorum: